12 Mayıs 2015 Salı

PUERTO VIEJO'DA GÜNBATIMI

KOSTA RİKA

Okyanusu görmek yetmez, dokunmak lazım. Dokunmak, içinde kaybolmak, okyanusa karışmak, köpük olmak, okyanus olmak lazım.
Bizi, yani beni ve içimdeki tüm kadınları, buraya getiren suyla konuşmak, ona teşekkür etmek lazım.

Yani bize bir plaj lazım!


Otelimizin (Kaya Hotel) önünde uzanan plaj ‘Playa Negra’ olarak adlandırılıyor. İsmine yakışır şekilde siyah kumlu bir plaj bu.  Plaj kelimesi ‘beach club’ ya da ‘halk plajı’ gibi kavramlar çağrıştırıyor olsa da aslında var olan tek şey okyanus, kum ve palmiyeler! Plajda kimsecikler yok, oldukça sakin…Okyanus dalgalı… Yüzmek için muhteşem bir plaj bu.

Playa Negro


Diğer bir plaj, ‘Playa Blanca’ ise bu plajın yaklaşık 300 metre ilerisinde, kasabanın merkezinde bulunuyor. Burada da havlu sermek için yeterince yer var ve hepsi bu! Kumları beyaz ve nispeten (!) kalabalık; belki toplamda 20-30 kişi.




Işte okyanus...

Playa Blanca’nın beyaz kumlarında keyifle ‘Caribbean Way’ dergimi okurken, müzik sesleri duyuyorum ve farkında olmadan kendimi müziğe doğru ilerlerken buluyorum. Karşımızda Salsa Brava Beach Bar...

                               



Günlerden Cuma, kumsalda calypso eşliğinde güneşin batışı...Calypso sevdikleri bir müzik türü, ama bu mekanda calypso’nun yanı sıra salsa, merengue, bachata da duymak mümkün. Bu insan ruhuna iyi gelen huzurlu dakikalar için Cuma günleri Salsa Brava Beach Bar tarafına yanaşabilir, okyanusun karşısında kokteylinizi yudumlayabilir, dans edebilir ya da kumların üzerine uzanarak güneş okyanusun üzerinde nasıl kaybolur deneyimleyebilirsiniz. Herkesin birbirine yardım ettiği bu mekanda, oturmak için ağaç kütükleri de mevcut.
(Her şeyin süper olduğu bu dakikalarda tek üzüldüğüm, bu küçük orkestrada  maracas çalan amcaydı. Bunu yapmaktan mutlu değilim, bunu yaparak turistleri eğlendirmek bana iyi gelmiyor, diyen bir yanı vardı... Güneşin batışıyla birlikte sahnenin tümüne bu açıdan yaklaşırsak, üzülürüz zaten...)




Cumartesi akşamı ise, müzik sesleri bu kez Playa Blanca’nın doğu tarafından geliyor. Sanıyorum, mekanlar günleri bölüşerek bu konuyu aralarında çözmüşler. Yine aynı konsept, yine kumlarda (ya da mekanda masalarda oturabilirsinz), elimizde Imperial (Kosta Rika üretimi bira), güneşin batışı, huzur... Kumsalda takılar satan seyyah hippilerle karşılaşmak ve onlardan enteresan küpeler, bileklikler almak mümkün.


Her ne kadar yukarıda bahsettiğimiz şekilde tropikal müzikler eşliğinde gün batımı izlesek de aslında ülkenin bu bölümüne hakim olan baskın müzik türü reggie. Yürürken, her yerde Bob Marley’e selam veriyoruz. Rastalar, t-shirtler, takılar, mekanlar ve insanlar, bu müziği yaşıyor ve yaşatıyorlar. Puerto Viejo’da bu akıma ait her türlü alış-veriş imkanını da bulabilirsiniz.

Güneşi batırmak, artık akşam yemeğine geçmek demek! Karayip kıyılarına gelmeden önce özellikle tembihlenmiştik bu kıyıların yemeklerini denemek konusunda... Hiç tereddütsüz bölgeye ait yemekler arıyoruz ki hemen hemen her restoran yerel zaten! Biz Koki Beach’i seçiyoruz!

KOKI BEACH RESTORAN

Rengarenk masa ve sandalyeleriyle cici bici görüntüsü, her renkli şeye koşma eğilimi olan ben Deniz’i çekiyor ve hemen bir masaya yerleşiyoruz. Mekan ile deniz arasından bir yol geçiyor. Yani o karanlıkta ne olduğunu anlayamasanız da, karşınızdakinin deniz olduğunu biliyorsunuz.

Tüm çalışanlar oldukça güler yüzlü ve memnuniyetinize oldukça önem veriyorlar. Bu nedenle yemek seçiminde tavsiyelerini dinlemekte yarar var. Karayip kıyıları, özellikle değişik tatlardaki soslarıyla ünlü. Bu soslarda değişik baharatların yanı sıra, ananas ve Hindistan cevizi kullanılıyor. Kendilerine has bu soslarla ve kendilerine has bir üslupta hazırlanmış levrek ve red snapper yiyoruz.  ( Red snapper, dilimize kırlangıç balığı olarak çevriliyor ancak bu balık gerçekten bizde mevcut mu, mevcutsa hangi bölgelerde, bundan emin değilim.) Hayatımda yediğim en lezzetli yemeklerden biriydi. Tadı hala damağımda diyebilirim. Kokteylleri de oldukça başarılı. Fiyatlara bakıldığında, diğer restoranlara göre biraz pahalı, ancak değer mi, değer! Koki Beach için Karayip kıyılarının en iyi restoranı diyorum!





Gün batınca sadece yemek yenmez tabii ki... Güneşin batışı aynı zamanda içmek, eğlenmek, klüp, dans kelimelerini de çağrıştırır. Cumartesi gecesi ateşi diyerek elimize tutuşturulan ilana doğru ilerliyoruz. (Kosta Rika’nın sahil şeritlerinde barların bu ilan dağıtma uygulaması çok yaygın. Bizim gibi bilmeyenler için hiç de fena bir uygulama değil bence!) Küçücük kasabada Mango Bar'ı bulmak zor değil. Bu mekana gitmeye bizi iten başlıca neden ise tabii ki Ladies Night olması! Bu bayanlara içkiler ücretsiz demek! Kosta Rika’daki bu uygulama tüm dünyada yaygınlaşsa güzel olmaz mı?

Puerto Viejo uyuşturucunun en yaygın olduğu bölgelerden biri. Öyle ki her yerde marihuana kokusu duyabilir, hatta içenleri görebilirsiniz. Yoldan geçerken size,  “Do you smoke?” diye soranlar bile olacaktır! Tanıştığım bir tur rehberi bölgeyle ilgili şunları söylüyor:

Puerto Viejo’ yu çok seviyorum ama oraya taşınamam. (San Jose’de yaşıyor.) Çünkü bir kızım var ve onun orada yetişmesine izin veremem. Bölgedeki hemen hemen tüm kızlar, kendilerini kurtaracak uyuşturucu ‘babasını’ bekliyorlar. Ticaretin en tepesindeki adamı bulanlar hayatlarının kurtulduğunu düşünerek kendilerini şanslı hissediyorlar. Herkes bu piyasanın içinde olduğundan, yüksek mevkilerdeki (!) adamları yakalamak bölgede yaşayan kızlar için en önemli konu! “

Kosta Rika’nın genelinde dönmekte olan bir uyuşturucu ticaretinden söz ediliyor ancak her bölgede üzeri bizim görebileceğimiz şekilde açık değilken, burada hissedebiliyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-ShareAlike 4.0 International License. Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Alıntı 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.