28 Ocak 2016 Perşembe

TÜRK KADINLARININ RUS KADINLARINA BAKIŞI- BÖLÜM 1

Bazı kaynaklara göre Ruslar en iyi, en güçlü erkeklerini tarih boyu süren uzun savaşlarda kaybetmiştir. Çarlık Rusyasının kanlı toprak savaşları, 1. ve 2. Dünya Savaşları, Çeçen ve diğer Kafkas halklarıyla süre gelen savaşlar… En iyilerin en önde yer aldığı bu savaşlarda, en iyilerini kaybeden Ruslar, güçlü erkeklerinden olmuşlardır.  Yani arta kalan en zayıflar ve hainlerdir. Söylenene göre bu erkeklerin soyu devam etmiştir. Bu durum, Rusya’daki çelimsiz, beti benzi solmuş, yakışıklı olmayan erkek popülasyonunu açıklar! (Arada birkaç istisna çıkar; hani kaslı, güçlü kuvvetli, boylu poslu Rus erkeği diye tabir edilen türden. Ama arayın ki bulasınız!)

Bu durum, güzel ve bakımlı kadının çok, yakışıklı ve güçlü erkeğin az olduğu bir ülke yaratır. Bu da Türk erkeklerinin değerli olduğu bir coğrafya demektir ister istemez. Sonuç Türk kadınını mutlu etmez. En yakın komşusu büyük tehdittir! Karadeniz’i aşan Türk erkeğini bir anda başkalaştırabilir.

Kendinden genç ve güzel olanı çoğunlukla rakip olarak gören kadın psikolojisi, bu durumu göz önünde bulundurarak istemsiz algılar geliştirir. 2. grup Türk erkeklerinin tavrı da Türk kadının Rus kadınına olumsuz bakışını tetikler.

-           Rus kizları ince, güzel filan ama yaşlanınca bırakıyorlar kendini şekerim.
-           Aynen katılıyorum.

Türk kadınları arasındaki yaygın bir diyalogtur bu. Önündeki kısırlı, mozaik pastalı gün tabağından su böreğini çatalına takmış, bir yandan ısırıp bir yandan uluslararası dedikodu yapan Türk kadınının, zayıflığa haseti nedendir? Oysa her sabah açma, poğaça yemeyen, akşamları baklavalar, sütlaçlarla kahvesini taçlandırmayan, az ve sık yiyen, spor yapan herkes ince bir görünüme sahip olabilir! Sınırsız yemek, hareketsiz hayat, bolca içki (“Aaaa onlar su gibi içiyor!” nidalarını duyar gibiyim. Bir küçük not düşeyim ki genç Rus kadınlar öyle çok alkol almıyor) ve kesintisiz eleştiri… Bu yol yanlış değil midir?
Belki ama o da bu yola annesi tarafından itildi!

-           Nasıl? Anne kavramı da nereden çıktı şimdi?

O incecik Rus kızlarının, az yemeyi öğütleyen ve kendilerini küçük porsiyonlara alıştıran anneleri var. Yani kız çocukları “yeter kızım daha fazla yeme” diye büyütülüyor. (Arkasında ekonomik sebepler, bizim gibi çeşit çeşit yemek yapılamaması, kış şartlarından dolayı yiyeceğe erişimin zorluğu vb nedenler olabilir. Ama nedeni ne olursa olsun bu kültür yerleşmiş.)

-           Yemezsen arkandan ağlar!
-           Aa beğenmedin mi? Darılırım vallaha!
-           Ölümü gör ye!

Tanıdık geliyor mu? Türk anneleri bunlar gibi yaratıcı cümleleriyle kızlarının ağzına börekleri, mantıları tıkarken, Rus kadınları yaşlanınca sarkıyor zaten söylemleriyle de rahatlamaya çalışırlar. Oysa emekliye ayrılan iki çocuk annesinin dramına yani poposuna bakın! En son ne zaman oje sürmüş? Ne yediğine dikkat ediyor mu? Spor yapıyor ya da güzel görünmeye çalışıyor mu? Yani yaşlanınca kendini bırakan bir tek Rus kadınları mı? Türk kadınlarının hepsi Ajda Pekkan gibi mi duruyor?

Türk kadınının da bakımlısı, bedenine değer verip koruyanı, Rus kadınının da bakımsızı, kendini salmışı var elbet.  Yani namı almış yürümüş güzellik, bir tek Ruslara ait değil! Yeter ki kültürümüzün evrimini daha sağlıklı bir yaşam yönünde gerçekleştirelim. Nasıl mı?

“Yemeğin salçalısı, kadının kalçalısı kavramından başlayarak mesela!

1 yorum:

  1. How to Play Baccarat | Wolverione
    Bet on Baccarat. A fun and exciting game. There are two main parts of the game - Baccarat and 바카라 사이트 the Baccarat Player. Each starvegad player receives a planet win 365 special

    YanıtlaSil

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-ShareAlike 4.0 International License. Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Alıntı 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.